Kapsayıcılığı, etkileşimi ve diyaloğu önceleyen Çanakkale Bienalinin 9. edisyonu; gençlerin günümüzün sanatının zengin ekosistemini deneyimleyebileceği, güncel konulara odaklanan canlı bir platform oluşturmak üzere kurgulandı. Bu edisyonun başlığı olan “Zamana Bırakmak”, deyimin hem birincil anlamına hem çağrışımlarına gönderme yapıyor: Acilen çözülmesi gereken fakat mevcut koşullarda çözümsüz gibi görünen durumları zamanın sağaltıcı etkisine emanet etmeyi, aciliyetin çağrıştırdığı aceleciliğin yerine serinkanlı olmayı salık veren bir ton taşıyor. Bir yandan ‘gençlik’le özdeşleşen heyecan, tez canlılık, yüksek enerji gibi halleri; diğer yandan günümüz teknolojilerinin dayattığı hız ve eş zamanlılık baskısı karşısında doğanın ve insanlığın ‘an’larını daha geniş bir perspektiften ele almayı, farklı çağrışımlarıyla deneyimlemeyi ve duyumsamayı öneriyor.
9. Çanakkale Bienalinin içeriği, birbiriyle bağlantılı üç eksen üzerinden ‘gençlik’ olgusuna odaklanıyor:
• Gençlik Kültürü ve Sanat-Teknoloji Bağıntıları: Bienal bu başlık altında çağdaş sanat ile teknolojinin kesişimine, dijital mecralara, oyun kültürüne, iletişim araçlarına ve etkileşimli platformların sanatın dilini kullanan ifade alanlarına odaklanan -farklı kuşaklardan- sanatçıların üretimlerini bir araya getiriyor. Gençlerin yaşamının ayrılmaz bir parçasına dönüşen teknolojik gelişmelerin günümüzün görsel kültürünü nasıl şekillendirdiğine, sanatın sınırlarını esneterek onu nasıl evirdiğine ve dijital ekosistemin bir parçasına dönüştürdüğüne dair farklı bakış açıları sunmayı deniyor.
• Küresel Konulara Taze Yaklaşımlar: Günümüzde gençleri etkileyen ‘mesleklerin geleceği’, ‘çevresel sürdürülebilirlik’ ve ‘hareketlilik’ gibi küresel gündemlere yaklaşımlar bienalin ikinci eksenini oluşturuyor. Günümüzün gençlik deneyimlerinin karmaşıklığını yansıtacak, umut ve beklentiden endişe ve kaygıya kadar uzanan bir duygu yelpazesine değinecek bienal; yenilikçi yaklaşımlar aracılığıyla, sanatın diliyle kurulacak diyaloglara ‘açık bir platform’ yaratma işlevini üstleniyor.
• Kültürün Aktarımında Sanat: Kültürel mirasın, geleneksel olanın, kolektif hafızanın korunmasında ve yeni nesillere aktarılmasında sanatın merkezi konumu ve işlevi, bienalin bir diğer eksenini oluşturuyor. Vadedilen sanatsal yolculuklar izleyiciye kavramsal, görsel ve şiirsel ifadelerin geçmiş, bugün ve gelecek arasında nasıl köprü görevi görebileceğinin deneyimini yaşatmayı hedefliyor. Bu deneyim kültürel sürekliliğin önemine vurgu yapan, kolektif hafızanın -güncel kültür ekosistemindeki yansımaları ve yorumları ile- topluluk anlatılarını şekillendirmedeki rolüne odaklanan üretimlerle de zenginleşiyor.
Çanakkale Bienalinin farklı kurumsal, küratöryel ve sanatsal iş birlikleriyle örülü yapısını da yansıtan “Zamana Bırakmak” başlıklı 9. edisyonu bienalin biriktirdiği sanat üretimlerini, geliştirdiği kurumsal modelleri ve stratejileri, yirmi yıla yaklaşan hafızasını zamana emanet ederek geleceğe aktarma arzusunun da taşıyıcısı...
Yeni nesil bir müzemiz olsun!